"Evde Kal Zinde Kal" programında, KOVİD-19'la mücadele sürecinde sporun önemine değinildi.

Moderatörlüğünü Pelin Çift'in yaptığı ve 17 Nisan'da gerçekleşen programda, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş ve millî sporcular değerlendirmelerde bulundu. 

Yunus Emre Enstitüsü olarak Türkiye'yi ve kültürünü tanıtarak dünyada insani bağlar kurduklarına dikkati çeken Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Şeref Ateş, "Kültürel miras bize tarih yoluyla aktarılır. Tarihten ders alarak bu büyük mirası destekliyoruz. Tarihi büyüklerimizin yaptıklarını anlatmak olarak görmüyoruz, ondan ders alarak günümüzde yeniden harmanlamak olarak görüyoruz." diye konuştu. Enstitünün insanlığın iki önemli hazinesi kültür ve bilimi üretip dünyayla paylaştığını, tüm milletleri rakip değil refik olarak gördüğünü belirtti.

Bir zorluk karşısında kaldıklarında “Yunus Emre yaşasaydı bugün ne yapardı?" diye düşünerek hareket ettiklerini dile getiren Ateş, şöyle devam etti: "Zor bir dönemden geçiyoruz. Camiler, kiliseler, havralar, spor salonları, her yer kapandı. Bugün Yunus yaşıyor olsaydı insanlığı merhamet ve birliğe çağırırdı. Gelin bize miras olarak gelen kültürümüzü yeniden yaşatmak için iç sesimize soralım ve vicdanımızın sesine kulak verelim. Kendinle barışmak anlayışında önemli yer tutan sporcularımızla beraberiz bugün. İnsanın vücudunu anlaması, geliştirmesini ve onların hikâyelerini dinlemek için sporcularımızı selamlıyorum." 

T.C. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy koronavirüs sürecinde neler yaptığıyla ilgili olarak normal iş akışına devam etmek durumunda olduğundan fakat güne spor yaparak başladığından söz etti. Bu sürecin evde spor yapmak için iyi bir fırsat olduğunu dile getirdi.

Bakan Mehmet Nuri Ersoy konuşmasında, “Ben öncelikle hem Sayın Bakanıma hem diğer sporculara katılımlarından dolayı teşekkür etmek istiyorum. Karantina günlerinde bir dizi etkinlik yapan Enstitümüzü de kutluyorum. İş, sadece sağlık alanlarıyla da sınırlı olmaktan çıktı toplumun birçok alanına ciddi etkilerde bulunuyor. Aklıselim hareket edip, alınan tedbirlere uymamız gerekiyor. Bu kurallara riayet edersek de kısa zamanda normale döneceğiz. Burada sporcu kardeşlerime de çok büyük ödevler düşüyor. Sizler çocuklarımız ve gençlerimiz için birer rol modelisiniz. Sporda olduğu gibi sosyal bir sorumluluğunuz daha var. Sizleri kutluyor, Türkiye’yi tekrar tekrar gururlandırmanızı temenni ediyorum.” ifadelerine yer verdi.

T.C. Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu da konuşmasında “Evdekilerle daha çok diyalogla, daha çok tefekkür ederek, zamanı verimli değerlendirme süreci var. İnsanlık olarak sahip olduğumuz imkânların da ne kadar kıymetli olduğunun farkına vardık, bundan pek çok kazanım çıkacaktır.” diyerek bu sürecin olumlu çıkarımlar yapmak için iyi bir fırsat olduğunu vurguladı.

Bakanı Mehmet Kasapoğlu, “Bu anlamlı toplantı için Bakanımıza ve sizlere teşekkür ediyorum. Yunus Emre Enstitüsü ve sporcularımız bir anlamda ülkemizin gönül elçiliği misyonunu ifa eden iki ayrı grup. Enstitü dünyanın dört bir tarafında gerçekleştirdiği faaliyetler bizim gururumuz. Çok kısa sürede çok başarılı işler çıkardıklarını düşünüyorum. Ülke olarak mesajımızı çok güzel şekilde ilettiniz, sizlere teşekkür ediyoruz. Sporcularımız da bizleri en iyi şekilde temsil eden, iftihar vesilemiz. Önemli rol modeller gençlerimiz için. Bu zorlu süreçte birlikte olmak benim için de ayrı mutluluk.” diye konuştu.

Bakanların konuşmalarının ardından millî sporcular Eda Tuğsuz (atletizm), İbrahim Çolak (jimnastik), Cenk İldem (güreş), Meltem Hocaoğlu Akyol (karate), Kenan Sipahi (basketbol), Oğuzhan Özyakup (futbol), Neriman Özsoy (voleybol) ve Erke Lale (tekerlekli sandalye eskrim) koronavirüs sürecindeki rutinlerinden bahsettiler ve aynı zamanda katılımcılara da tavsiyelerde bulundular.

Evde olmanın dezavantajlarını nasıl avantaja çevirdiklerini söyleyen Avrupa Şampiyonu Karateci Meltem Hocaoğlu Akyol, “ Yeni yeni bireyleri de spora katmaya, mental antrenmanlar yapmaya ve bunun ne kadar önemli olduğunu fark etmeye başladım. Bu süreç umarım bizi doldurur ve besleniriz.” dedi.

Jimnastik alanında altın madalya sahibi ve bu alanda Türkiye’de en iyi dereceye sahip Sporcu İbrahim Çolak da, “Spora küçük yaşlarda jimnastik ile başlamak gerekiyor. 2-3 yıl alınacak temel spor eğitimi ile her dalda başarılı olunabilir. Spor hayatınızın bir parçası olsun, kendinize bir hedef koyun. O hedeflere ulaşmak isterseniz karşınıza çıkacak zorluklarla baş ederseniz asıl o zaman başarılı olursunuz. Evde kaldığımız süre boyunca spor yapmamız önemli, bağışıklık sistemimiz ne kadar güçlü olursa virüslere karşı da o kadar korunmuş oluruz.” dedi. Çolak, evde rahatlıkla yapılabilecek temel jimnastik hareketlerini de katılımcılara gösterdi.

Güreşçi Cenk İlde de koronavirüs sürecinde neler yaptıklarından bahsederek,  “Kendimize yeni metotlar, antrenman şekilleri bulduk. İnsan sağlığını ne kadar iyi anladığımızı ve sporun toplumun geneline yayılacağını düşünüyorum bu süreçten sonra. Bu kötü günler umarım gelecek güzel günlerin habercisi olur. İnsan hayal kurmadığı birşeyi gerçekleştiremez, olipiyat spor kültürünün en büyük organizasyonu. Biz de toplumumuzu e iyi şekilde temsil etmek için elimizden geleni fazlasıyla yapmak için çalışıyoruz.” dedi.

Program için; https://www.pscp.tv/w/1yoKMaVoXjnKQ