Saraybosna Yunus Emre Enstitüsünde gazeteci yazar Ayhan Demir’in Balkan Defteri / İsimler, Eserler ve Hayatlar adlı eserinin tanıtımı gerçekleştirildi. 

KİTAP BÜYÜK BİR HAFIZAYA DİKKAT ÇEKİYOR

Saraybosna Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Mehmet Akif Yaman, programın açış konuşmasında “Balkan Defteri, uzun yıllar kapalı kalan ve neyi kaybettiğimizi ancak hatırlamaya başladığımız bir büyük hafıza sandığının kapağını açıyor.” ifadelerini kullanarak eserin Türkiye ve Balkanlar için önemini vurguladı.

Saraybosna Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi İletişim ve Gazetecilik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahira Feyziç Çengiç ise Kuran-ı Kerim'deki Hucurat Suresi'ndeki bir ayete atıfta bulunarak, “Yaradan, birbirimizi daha iyi anlayabilmemiz için farklılıkları, renkleri, çiftleri yaratmıştır.” sözleriyle çoğulculuk kavramının Balkanlarda her zaman mevcut olduğuna ve ama birlikte kardeşçe yaşamanın en güzel örneklerinden birinin Osmanlı döneminde gerçekleştiğine dikkat çekti.

TÜRKİYE VE BALKAN ÜLKELERİ BU ESERLE DAHA DA YAKINLAŞACAK

Saraybosna Üniversitesi Felsefe Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Edina Nurikiç programda yaptığı konuşmada, “Türkiye ile Balkan ülkeleri arasındaki yakınlaşmayı sağlayacak olan kültür, sanat ve bilim insanlarıdır. Bu eser bizi birbirimize daha çok yakınlaştıracaktır.” dedi.

Bosnalı yazar ve akademisyenlerin kitap hakkında yaptığı değerlendirmelerin ardından konuşan Ayhan Demir insanların birbirini anlaması adına basılacak sağlam zeminin edebiyat ve fikriyat dünyası olduğunu söyledi. Demir kitabın aslında Balkanlar ile Türkiye arasındaki fizikî uzaklığın fikren de var olmasını destekleyenlere yönelik bir karşı duruş mahiyetinde olduğunu belirtti. Balkan coğrafyasının Türklerin kalbindeki yerinin değişmeyeceğini ifade eden Demir, kitabın Balkan Edebiyatını ve ortak kültürümüzü yeniden tanıma noktasında bir hafıza tazeleme vazifesi görmesini arzu ettiğini söyledi.

Balkanlar hakkında araştırma yapan ve gönlünü Balkanlara vermiş bir yazar olarak tanınan Ayhan Demir, Balkan Defteri kitabında “Madem kâğıt (harita) üzerinde ayrı düştük, düşürüldük; yeniden kâğıt (kitap) üzerinde birleşebiliriz, birleşmeliyiz.” diyerek Türkiye ve Balkanlarda yaşayan insanlar arasındaki bağları ve ilişkileri kaleme alıyor.

Eserin ilk bölümünde Cevad Karahasan, Dritero Agoli, İlhami Emin, İsmail Kadare, İvo Andriç, Kim Mehmeti, Mak (Mehmedaliya) Dizdar, Meşa (Mehmed) Selimoviç, Necad İbrişimoviç ile usret Dişo Ülkü’nün hayatları ve eserleri hakkında ayrıntılı bilgilere yer veren Demir, ikinci bölümde ise İlhami Emin, Kim Mehmeti ve Necad İbrişimoviç ile gerçekleştirdiği röportajları okuyucuyla buluşturuyor.

Tanıtım programı, Demir’in kitaplarını imzalamasıyla son buldu.