Yunus Emre Enstitüsü 10. kuruluş yıl dönümünü İstanbul’da bir dizi etkinlikle kutladı.

4 Mayıs Cumartesi günü Esma Sultan Yalısı’nda düzenlenen kutlama töreni yerli ve yabancı çok sayıda davetlinin katılımıyla gerçekleşti. "Trio" grubunun canlı müzik dinletisi ile karşılanan misafirler ebru, hat ve ipek koza el işçiliği gibi geleneksel el sanatları atölyelerinin bulunduğu standlarda Türk kültürünü dokunarak tanıma fırsatı buldular.

Sanatçı ve akademisyen Burcu Karadağ'ın, senfonik orkestra eşliğinde Türk müziğinin klasik eserlerini misafirlerin beğenisine sunmasının ardından kısa fillm gösterimleri ile devam eden programın açış konuşmasını Enstitü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş yaptı.

"Hepimiz aynı özün parçalarıyız."

Türkiye Cumhuriyeti devletinin barışa ve kültüre verdiği değere vurgu yapan Prof. Dr. Şeref Ateş, bundan 10 yıl önce kurulan Yunus Emre Enstitüsünün, 10 yılda dünyayla bağ kurma ve Türkiye’nin dostlarını artırma misyonunu başarı ile sürdürdüğünü kaydetti.

Türkiye’nin dünya ile bağ kurma faaliyetlerini, Yunus Emre Enstitüsünün tek başına yapabileceği bir ödev olmadığına değinen Ateş, bu ödevin geniş kitleler tarafından benimsenmesi için Enstitü tarafından kurulan Kültürel Diplomasi Akademisi (KDA) vasıtasıyla bu alanda insan yetiştirmeye ve farkındalık oluşturmaya çalıştıklarını kaydetti. Bu faaliyetlere bilim diplomasisini de ekleyerek bilgi ve bilim vasıtasıyla da dünya ülkeleri ile Türkiye’yi irtibatlandırmaya çalıştıklarını kaydetti.

Kendi yolunu çizmeye çalışan Enstitünün, Anadolu geleneği ve bilgeliği gereği, herkese eşit mesafede durduğunu belirten Başkan Ateş, Yunus Emre Enstitüsüne ve Yunus’un barış felsefesine insanlığın her zamankinden daha fazla ihtiyacı olduğunu düşündüğünü ifade etti ve konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:

“On yıldır dünyada güzellikleri ve iyiliği yaygınlaştırıp estetik beğenilerimiz arasında ortak noktalar bulmaya çalışıyoruz. Tüm dillerin anlattığı tek şey vardır, fakat hepsi kendi diliyle ve rengiyle anlatır. Her bir kültürü ve yaşam tarzını biricik ve özel görüyoruz ve bunu insanlığın devamı için gerekli gören bir yaklaşımla çalışıyoruz. Her olayın özünde tek derin bir anlam var; o da hepimizin aynı özün parçaları olduğumuzdur. Zıttımızı ya da alternatifimizi yok ettiğimizde kendimizi de yok ediyoruz.”

Dönem Başkanlığı Katara Vakfına Devredildi

10. yıl kutlamaları kapsamında, Enstitünün 2016 yılından bugüne kadar yürüttüğü Küresel Kamu Diplomasisi Ağı (GPDNet) dönem başkanlığının devir teslim töreni de gerçekleştirildi.

Enstitü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş ve Katara Genel Müdürü Dr. Halid bin İbrahim El Sulaiti arasında düzenlenen imza töreni ile GPDNet Başkanlığı, Katara Kültür Köyü Vakfına devredildi.

Duayen Gazeteci Doğan Hızlan'a Onur Ödülü

10. yıl resepsiyonu kapsamında, Türkiye’nin uluslararası alanda itibarını artırarak Türkiye’ye dost insan kazandırmak amacıyla gerçekleştirilen etkinliklerin tanıtımına katkı sunan, ulusal medya mensuplarına teşekkür plaketi takdim edildi.

Hürriyet Gazetesi’nden duayen isim Doğan Hızlan’a Onur Plaketi sunulan törende Muhammed Selman Yılmaz (TRT 2), Nazlı Çelik Yüksekovada (Star TV), Mustafa Aşçıoğlu (Kanal D), Ali Çağatay (Bloomberght TV), Bünyamin Yılmaz (AA), Gülay Afşar (NTV), Sinan Özedincik (Sabah), Selçuk Tepeli (Habertürk TV) ve Murat Çiçek (Kanal 24) de ödüle layık görülen isimler arasında yer aldı.

Hatıra fotoğrafı çekiminin ardından davetliler onuruna verilen akşam yemeği ile program sona erdi.