Güney Afrikalılar Türk Mutfağının Lezzetlerini Öğreniyor

Yazıcı-dostu sürüm

Yunus Emre Enstitüsü, dünyanın dört bir yanında Türkiye’nin zengin kültürel unsurlarına duyulan yoğun ilgiyi karşılamaya yönelik çeşitli etkinlikler düzenlemeye devam ediyor.

Johannesburg Yunus Emre Enstitüsü, düzenlediği gastronomi etkinlikleriyle Güney Afrika’da Türk mutfağının zenginliklerine karşı günbegün artan talebi karşılıyor.

Enstitünün ev sahipliğinde, dört hafta boyunca Türk mutfak kültürünün ve yemeklerinin tanıtılacağı Türk yemekleri kurslarında her hafta birbirinden özel lezzetlerin hazırlanışı Güney Afrikalı kursiyerlere öğretilecek.

Şef Yunus Kılıç ve İsmail Dönmez’in eğitmenliğinde kursiyerlere ilk hafta Türk mutfağından mercimek çorbası, yayla çorbası, fırın kebabı, bulgur pilavı, humus, künefe, katmer tatlısı ve sütlaç gibi lezzetlerin uygulamalı olarak hazırlanışı öğretildi.

Johannesburg Yunus Emre Enstitüsü Koordinatörü Abdülaziz Yiğit, gerçekleştirilen gastronomi etkinliğine ilişkin “Türkiye’nin kültürel mirasına ilgi gösteren Güney Afrikalılar, Türk mutfağına özel bir ilgi duyuyorlar. Kursiyerlerimiz Türk mutfağının lezzetlerini çok seviyorlar. Kurslarımız aracılığıyla kursiyerlerimiz Türk mutfağının zenginliklerini yakından tanımanın yanı sıra Türk yemeklerini deneyimleme fırsatı buluyorlar. Kurslarımızda aynı zamanda Türk kültürünü ve Türkçeyi bir araya getirerek yemeklerde kullanılan malzemelerden mutfakta kullanılan araç ve gereçlere kadar kursiyerlerimize Türkçe kelimeleri de öğretiyoruz.” ifadesini kullandı.

Kursiyerlerden 81 yaşındaki Cynthia Gatter, Türk mutfağından mercimek çorbasını sevdiğini ifade ederek “Enstitünün Türkçe kurslarına katılıyorum. Türk yemekleri kurslarının düzenleneceğini öğrenir öğrenmez bu kursa da kayıt yaptırmak istedim. Kursta mercimek çorbasının tarifini öğrendikten sonra eve gider gitmez kızıma çorba hazırladım. Kızım mercimek çorbasını çok beğendi.” dedi.

Türk milletinin misafirperverliğinden etkilenerek Türk kültürüne hayranlık duymaya başladığını belirten Gatter, Türkçeyi çok sevdiğini ve dil bilgisi kurallarının Türkçenin dünya dilleri arasında benzersiz ve özel olmasına katkıda bulunduğunu vurguladı.

Diğer bir kursiyer Rehana Farista ise hem yemeklerin hazırlanışı hem de damakta bıraktığı lezzet açısından Türk mutfağının çok zengin olduğunu ifade ederek “Hiçbir tatlı Türk mutfağında yer alan tatlılar kadar lezzetli olamaz. Bize böyle bir fırsat sunduğu için Yunus Emre Enstitüsüne teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

Kursiyer Ziyaad Dockrat, Türk kültürüne duyduğu ilgiden ve İstanbul’u ziyaret etme hayalinden bahsederek Türk kültürünü daha yakından tanımak için kursa katılmak istediğini belirtti.

Diğer Etkinlikler

Londra Yunus Emre Enstitüsü ev sahipliğinde, ünlü Türk mutfak uzmanı Özlem Warren'in yeni yemek kitabı "SEBZE: Türk...

Fas'taki Rabat Yunus Emre Enstitüsü (YEE), Sale kentinde özel ihtiyaç sahipleri için iftar programı...

Foynitsa Yunus Emre Enstitüsünde 7 Mart 2024 tarihinde Sabina Daciç'in kaleme aldığı ve geleneksel ev yemekleri ve...

Yunus Emre Enstitüsü ve Türkiye'nin Beyrut Büyükelçiliği, Lübnan'da bulunan büyükelçi eşlerine Türk...