"YEE, Afrika'da örnek teşkil edecek yeni işlere imza atacak"

Yazıcı-dostu sürüm

Başbakan Yıldırım, Türkiye-Afrika Ülkeleri Eğitim Bakanları Konferansı´nda Afrikalı bakanlara hitap etti.

Başbakan Binali Yıldırım, Millî Eğitim Bakanlığınca Çırağan Sarayı´nda düzenlenen Türkiye-Afrika Ülkeleri Eğitim Bakanları Konferansı´nda yaptığı konuşmada, program için Türkiye´de bulunan Afrika ülkelerinin eğitim bakanlarına teşekkür ederek, iki gündür yoğun ve verimli bir program yapıldığını dile getirdi.

"YEE Afrika'da örnek teşkil edecek yeni işlere imza atacak"

Başbakan Binali Yıldırım konuşmasında Yunus Emre Enstitüsü ve Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı´nın çalışmalarının da hızlı bir şekilde devam ettiğini dile getirdi. Kurumların çalışmalarını daha rahat sürdürebilmesi için o ülkelerden destek beklediklerini ifade eden Yıldırım, Afrika´da 8 ülkede 10 Yunus Emre Enstitüsü´nün olduğunu, Türkoloji Projesi ve İşbirliği Protokolleri kapsamında 8 ülkede 13 üniversiteyle protokol yapıldığını, toplamda da 10 ülkede 23 irtibat noktasının bulunduğunu anlattı. Yıldırım, katılımcı ülkelerin desteğiyle bu konferanstan sonra Yunus Emre Enstitüsü´nün Afrika´da örnek teşkil edecek yeni işlere ve faaliyetlere imza atacağını kaydetti.

Başbakan Yıldırım, Afrika´nın, insanlığın ve medeniyetin başladığı yer olduğunu dile getirerek, "Bu kadim medeniyetin temsilcilerini, her zaman birlikte çalışmamız gereken kardeşlerimiz olarak gördük. Afrika değerlerine hep saygı duyduk. Türkiye´nin dış politikasında, Afrika ülkelerinin bağımsız, özgür ve barış içinde olmaları hep önceliğimiz oldu. Türkiye olarak prensibimiz; Afrika kalkınsın, Türkiye kalkınsın." diye konuştu.

"Afrika´daki başarı küresel bir başarı olacaktır"

Afrika ile geçmişten gelen ilişkilerin, bağların, ortak insani değerlerin, tarih ve coğrafi yakınlığın Türkiye´yi bu bölgenin sadece dostu değil, aynı zamanda komşusu haline getirdiğini aktaran Yıldırım, şunları kaydetti: "Türkiye´nin bir ayağı Asya´da, bir ayağı Avrupa´da ise gönlü de Afrika ile yıllar boyu beraber olmuştur. Bu gönülden dostlukla, Türkiye´nin başladığı Afrika açılım politikası süreci ile ilişkilerimiz günden güne gelişmektedir. 2005 yılı Afrika yılı olarak ülkemizde ilan edilmiş ve Afrika´daki yatırımlar o tarihten itibaren artmaya başlamıştır. Projeler, insani yardımlar ve ilişkilerimizin her alanda derinleştirilmeye ve çeşitlenmeye başladığı yeniden yapılanma dönemine girilmiştir. Bu dönemin hedefi ülkelerimiz arasında kardeşliğin tesis edilmesidir. Hızla değişen ve gelişen dünyayla birlikte Afrika ülkeleri de büyümekte ve gelişmektedir. Afrika ülkelerinin sahip olduğu doğal zengin kaynaklar, insani gücü, bütün kıtalar arasında en fazla genç nüfusa sahip olması, Afrika´nın dünya ekonomisinde, siyasetinde önemini her gün hissettirmektedir. Afrika, zengin kültürü, kadim tarihi ve dinamik nüfus yapısıyla kendisinden beklenen büyük adımları gerçekleştirecek güçtedir. Afrika ülkelerinin her alanda kalkınmış bir kıta olmak için gösterdikleri gayret, bütün dünyaca gıptayla izlenmekte ve takdir görmektedir. Afrika´daki başarı küresel bir başarı olacaktır, insanlığın bir başarısı olacaktır."
 
"Birkaç ülkenin tekeli artık devam etmeyecek"

Başbakan Yıldırım, "Küreselleşen dünyamızda bir bölgenin veya birkaç ülkenin tekeli artık devam etmeyecek, tüm insanlığın daha iyi yaşam standardına kavuşması için adeta bütün ülkeler bir araya gelecek ve dünyamız bir küresel köy şeklini alacaktır. Afrika ülkelerinin kalkınma girişimlerine Türkiye olarak her bakımdan destek verme kararlılığındayız." diye konuştu.

Türkiye´nin, Afrika´nın gerçek dostu ve kardeşi olduğunu vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti: "Türkiye, Afrika ülkelerinin gelecek umutlarına, kalkınma çabalarına her alanda desteğini sürdürecektir. Kendi tecrübemizi, toplumsal, siyasal, kültürel birikimlerimizi, her türlü imkan ve kaynaklarımızı Afrikalı kardeşlerimizle karşılıklı fayda temelinde paylaşmaya devam edeceğiz. Türkiye ve Afrika ülkeleri arasında mevcut olan iyi ilişkilerin daha da ileriye taşınması bizim öncelikli hedefimizdir. Afrika Ortaklık Projemiz kapsamında, bu ülkelerle ilişkilerimize çok ama çok önem atfediyoruz. 2002 yılında kıtada sadece 12 büyükelçiliğimiz varken, bugün 39 büyükelçiliğe sahibiz. Ankara´daki Afrika büyükelçilerinin sayısı ise 2002´de 10 iken bugün 33´e yükselmişir. Görüldüğü gibi ilişkiler tek taraflı değil, karşılıklı olarak ortaya konulan iradeyle Türkiye-Afrika arasındaki iletişim günden güne artmaya devam etmektedir."
 
Türkiye´nin, Afrikalıların meselelerinin ele alındığı en üst düzeydeki platform niteliği taşıyan Afrika Birliği´ne 2005´te gözlemci olarak kabul edildiğini, 2008´de de birlik tarafından stratejik ortak olarak ilan edildiğini aktaran Yıldırım, 2008´de İstanbul´da yapılan Türkiye-Afrika Zirvisi´nin ilişkilerde yeni bir dönemin, ivmelenmenin başlangıcı olduğunu kaydetti.  Yıldırım, 2010´da Afrika Strateji Belgesi´nin kabul edilerek, ilgili tüm kurumların Afrika kıtasına yönelik ortak bir vizyon oluşturmalarının sağlandığına işaret ederek, "İkinci Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi 19-21 Kasım 2014´te toplanmış ve Türkiye´nin 2015-2019 yılları arasında Afrika ülkeleriyle birlikte gerçekleştireceği projelerin bir dökümü yapılmış ve tüm detaylar ele alınmıştır. Bu bağlamda ticaret ve yatırım, barış ve güvenlik, eğitim ve kültür, gençlerin güçlendirilmesi, teknoloji transferi, kırsal ekonomi, tarım, enerji, ulaştırma sektörlerinde Afrika ülkelerinin öncelikleri çerçevesinde belirlenen projeler hayata geçirilmektedir." değerlendirmesinde bulundu.
 
Başbakan Yıldırım, 2019 yılında üçüncü kez Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi´ni İstanbul´da gerçekleştireceklerini kaydederek, zirvede bugüne kadar yapılan işleri ve gelişmeleri gözden geçirip, eksikleri tespit edeceklerini ve geleceğe yönelik yol haritasını belirlemiş olacaklarını bildirdi. Afrika ülkeleri ile Türkiye arasında bugüne kadar birçok alanda faaliyet gerçekleştirildiğini, Türkiye-Afrika Eğitim Bakanları Konferansı´nın da bunlardan biri olduğunu ifade eden Yıldırım, bu konferansta, Afrika ülkeleri ile Türkiye arasında, özellikle eğitim alanında işbirliğinin geliştirilmesi, eğitim sistemleri hakkında bilgi aktarımı sağlanması, uluslararası bir tehdit haline gelen FETÖ´ye karşı işbirliğinin arttırılarak devam ettirilmesi gibi konuların bütün yönleriyle ele alındığını söyledi. Yıldırım, bu konferansı önemsediklerini vurgulayarak, ülkelerini temsil eden bakanlar veya üst düzey yöneticilere teşekkür etti.
 
"Türkiye imkanlarını paylaşmaya devam edecektir"

Türkiye´nin, Afrika ülkeleriyle ortaklığının her geçen gün artarak güçlendiğini ve kurumsal bir yapıya dönüştüğünü ifade eden Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Dostluk bağlarımızın giderek güçlendiği, işbirliğinin sadece siyasi, ekonomik, kültürel alanlarda değil, bütün alanlarda geliştiğini görmekteyiz. Türkiye kendi tecrübesini, kendi birikimini, sahip olduğu imkan ve kaynakları, Afrika ülkeleriyle karşılıklı fayda temelinde paylaşmaya devam edecektir. 2003 yılı itibarıyla Afrika kıtasıyla olan ticaretimiz, 3,6 milyar dolar seviyesindeyken, bugüne geldiğimizde bu miktar, 25 milyar dolara çıkmıştır. Bu da Afrika açılım politikamızın, Afrika ile ilişkileri geliştirme kararımızın ne kadar isabetli olduğunu açık şekilde göstermektedir. Bugün dünya üzerinde Afrika´ya doğrudan uçuş yapan en büyük havayolu şirketi Türk Hava Yolları´dır. 32 ülkede, 51 noktaya Türk Hava Yolları düzenli sefer yapmaktadır. Afrika ülkeleriyle gerçekleştirdiğimiz ticaretin, ülkelerimiz arasındaki gerçek potansiyeli tam olarak yansıttığını söyleyemeyiz. Daha fazla gayret etmemiz, daha fazlasını başarmamız gerekiyor." Yıldırım, ekonomik işbirliğini daha da güçlendirmek için yeni yollar bulmak gerektiğinin altını çizdi. İsabetli adımlar atar ve belirlenen hedefler doğrultusunda çalışmaya devam edilirse çok daha güzel günlerin yaşanacağına değinen Yıldırım, "Afrika kıtası ülkelerinin sosyoekonomik gelişmesine katkıda bulunmak için ülkelerinizin atacağı bütün adımlara, devletimizin kurumları destek olmaya devam edecektir."diye konuştu.

Başbakan Yıldırım, Afrika ülkeleriye dış politika da birçok konuda birlikte hareket edildiğini, bunun aradaki bağları daha da güçlendireceğine inandıklarını ifade ederek, bu bağın kalıcı hale getireceğine inandıkları bir hususu da paylaşmak istediğini söyledi.

Konferansın neticelerinin gelecek günlerde daha iyi görüleceğini belirten Yıldırım, katılan ülkelerin Türkiye´nin her zaman ikinci evleri olduğunu hatırlamalarını istedi. Katılımcıların, ülkelerinin Başbakanlarına selamlarını ileten Yıldırım, Türk halkının dostluk ve kardeşlik duygularını halklarına, milletlerine özellikle duyurmalarını talep etti.

Bakan Yılmaz, Başbakan Yıldırım´a konuşmasının ardından hediye takdim etti ve katılımcılarla aile fotoğrafı çekildi.