Bosna Hersek'te “Hoca Ahmet Yesevi ve Sarı Saltuk’un İzinde Tasavvuf Geleneği Sempozyumu” Düzenlendi

Yazıcı-dostu sürüm

Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da Ahmet Yesevi Üniversitesi tarafından “Hoca Ahmet Yesevi ve Sarı Saltuk’un İzinde Tasavvuf Geleneği Sempozyumu” gerçekleştirildi.

Sempozyum, Gazi Hüsrev Bey Kütüphanesinin ev sahipliğinde, Yunus Emre Enstitüsü, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Uluslararası Saraybosna Üniversitesi (IUS), İslam Düşünce Enstitüsü, Saraybosna Üniversitesi ve UNESCO Türkiye Millî Komisyonu iş birliğinde düzenlendi.

Sempozyumda T.C. Saraybosna Büyükelçisi Sadık Babür Girgin, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, Bosna Hersek İslam Birliği Başkanı Husein Kavazovic ve IUS Rektörü Prof. Dr. Ahmet Yıldırım tarafından protokol konuşmaları yapıldı.

Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Muhittin Şimşek, üniversitenin ismini taşıdığı Ahmet Yesevi ile ilgili çok sayıda çalışması bulunduğuna değinerek “Tasavvuf âlimleri gönül diliyle konuşurlardı. Âlimler, ‘Gönlün aklına, aklın aklı ermez’ diyorlardı ve insanı merkeze almışlardı. Tasavvuf âlimleri, ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ mefkûresini bütün dünyaya yaymaya çalışıyorlardı.” diye konuştu.

T.C. Saraybosna Büyükelçisi Sadık Babür Girgin, gerçekleştirdiği konuşmada sempozyumun tasavvuf geleneği güçlü olan Saraybosna’da düzenlenmesinin önemli olduğunu aktardı.

Birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyulan bir dönemde bulunduklarını dile getiren Büyükelçi Girgin, “Tasavvuf sadece Müslümanlara değil tüm insanlığa hitap ediyor.” dedi.

“Tasavvuf, insanlar arasındaki ilişkileri geliştirdi”

Bosna Hersek İslam Birliği Başkanı Husein Kavazovic, tasavvufun çok sayıda insanın kalbini kazandığını, maneviyat ve bilgelik ile insanlar arasında iletişim kurduğunu belirterek “Tasavvuf, insanlar arasındaki ilişkileri geliştirdi ve her zaman insanların kalplerine umut aşıladı.” ifadesini kullandı.

İki oturumdan oluşan sempozyum “Maveraünnehir’den Tuna Boylarına Kültür Köprüleri: Tasavvuf Yolları” ile “Türkistan ve Balkanlar Arasındaki Kültürel Ortaklık Unsuru Olarak Tasavvuf” başlıkları altında düzenlendi.