Gürcistan'ın başkenti Tiflis'te devam eden "Türk Mutfağı Haftası" dolayısıyla düzenlenen "Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı" etkinliklerine Türk ve Gürcü siyasetçiler geniş katılım sağladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın öncülük ettiği "Türk Mutfağı Haftası" kapsamında Tiflis'te devam eden etkinlik ikinci gününde Türk ve Gürcü üst düzey yetkililerin katılımıyla devam etti.

Yazarlar Evi'ndeki programa, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Demircan, Türkiye-Gürcistan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Halil Etyemez ile dostluk grubu üyesi Türk milletvekillileri, Türkiye'nin Tiflis Büyükelçisi Fatma Ceren Yazgan, Gürcistan-Türkiye Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Beka Odişaria ve diğer davetliler katıldı.

EMİNE ERDOĞAN: TÜRK MUTFAĞI ASIRLANDAN BERİ TÜTEN BİR BİLGELİK OCAĞIDIR

Sayın Emine Erdoğan, etkinlik için yayımlanan özel mesajındaki konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Mutfağımız millî kimliğimizdir. Her bir lokma tarihsel tecrübemizden izler taşır. Farklı dinlerin, etnik kökenlerin, değişik kültürlerin yansımasıdır. Türk mutfağı asırlardan beri tüten bir bilgelik ocağıdır. Bu anlamda diğer ülke mutfakları arasında çok özel bir yere sahiptir. Hızlı yeme kültürünün tüm dünyaya yaygınlaştığı böylesi bir zamanda, şifalı reçetelerimize tüm dünyanın çok ihtiyacı var. “

Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı kitabının bu zenginliği dünyaya açma yolunda bir adım olduğunu söyleyen Erdoğan sözlerine şu şekilde devam etti:

“Ülkemizin önde gelen şefleri, akademisyenleri ve gastronomi araştırmacılarının ortak çabasıdır. Sağlıklı, atıksız, geleneksel Türk mutfağının sağlıklı yönleri bu kitapla dünyaya açılacak. Gastronomi diplomasisine eşsiz katkılarından dolayı projede yer alan kıymetli isimlere şükranlarımı sunuyorum. Besine nimet olarak bakan, hiçbir parçasını ziyan etmeyen bu mutfak kültürünün insanlığın öze dönüş arayışında bir rehber olacağını umuyorum. Bu girişimin Türk mutfağını dünyaya tanıtmak üzere nice yeni projeye ilham kaynağı olacağını umut ediyorum. Herkese afiyet, şifa olsun. “

Gürcistan Kültür, Spor ve Gençlik Bakan Yardımcısı Kakha Sikharulidze'nin de katıldığı programın açılışında Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı kitabı, video sunumla tanıtıldı.

Burada konuşan Yazgan, Türkiye ile Gürcistan'ın yer aldığı coğrafyada yemek kültürüne büyük önem verildiğine dikkati çekerek bölgede yaşayan halklar arasındaki ilişkilerin gelişmesinde de bu kültürün önemli rol oynadığını belirtti.

TÜRKİYE-GÜRCİSTAN ARASINDAKİ DİPLOMATİK İLİŞKİLERİN 30. YILI

Türkiye ile Gürcistan arasındaki diplomatik ilişkilerin yeniden tesis edilmesinin 30. yıl dönümünün haftasında bu tür etkinlikte Türk ve Gürcü dostların bir araya gelmesinin ayrıca gurur verici olduğunu ifade eden Yazgan, "Çünkü diplomatik ilişkilerimizin 30. yılında birbirini çok seven iki kültürün sofrada buluşması bence bizi çok iyi anlatacak." dedi.

Odişaria ise böylesi bir etkinliğe katılmaktan büyük memnuniyet duyduğunu, yarın Gürcistan'ın bağımsızlık günün kutlanacağını ve bu kadar önemli bir süreçte Türkiye'den gelen heyeti ağırlamaktan gurur duyduklarını kaydetti.

Ülkesinin genç bir devlet olduğunu belirten Odişaria, Türkiye'nin Gürcistan'a her zaman güçlü destek verdiğini aktararak şu ifadeleri kullandı:

"Türkiye genç bağımsızlığımızın yanında her zaman yer aldı ve güçlü ekonomisi olan stratejik ortak olarak gerginliklerle dolu bu dünyada toprak bütünlüğü ve bağımsızlığımızı desteklemeye devam etti."

Halil Etyemez ise yarın kutlanacak Gürcistan bağımsızlık günü vesilesi ile Tiflis'te bulunduklarını, 3 gün boyunca burada üst düzey görüşmeler yapacaklarını aktardı.

Emine Erdoğan'ın öncülüğünde kutlanan Türk Mutfağı Haftası'nın, Türkiye'nin diğer ülkelerle ilişkilerinin daha da güçlenmesine önemli katkı sağladığını kaydeden Etyemez sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizim halklarımızın dostluk ve iyi komşuluk ilişkileri mevcut. Gürcistan stratejik ortağımız. Ticaret anlamında da ilişkilerimiz devam etmektedir ve biz bunu daha ileri noktaya götürülmesini arzu ediyoruz. Bugün de burada gördüm ki iki halkın kültürel anlamda da birbirleri ile ortak değerleri paylaşan bir ortam var."

Demircan da Türk-Gürcü ilişkilerin başarılı bir şekilde sürdürülmesine sağladığı imkânlardan dolayı Büyükelçi Yazgan'a teşekkür etti.

Gerek Türk-Gürcü ilişkilerinin 30 yıl öncesinde yeniden tesis edilmesi, gerek 26 Mayıs’ta kutlanan Gürcistan bağımsızlık günü vesilesi ile son derece anlamlı bir haftanın içinde birçok değerli davetlinin katılımıyla Türk mutfağının Tiflis'te tanıtılmasının da çok anlamlı olduğunu belirten Demircan "Sayın Büyükelçi burada bir sofra kurdu ama sofrası aynı zamanda bir Halil İbrahim Sofrası oldu." dedi.