Yunus Emre Enstitüsünde Yaz Okulları Heyecanı

Yazıcı-dostu sürüm

Yunus Emre Enstitüsü 2019 yılı Tematik Yaz Okulları'nın açılışı İstanbul’da düzenlenen törenle yapıldı.  

Kuruluşunun onuncu yılını kutlayan Enstitü, her yıl geleneksel olarak düzenlediği “Türkçe Yaz Okulu” programına, bu yıl kültürel ve bilimsel alanlarda hayata geçirdiği tematik yaz okulları programlarını da ekledi.  

60’tan fazla ülkeden 200 katılımcının Türkiye’de ağırlandığı yaz okullarından Türkçe Yaz Okulu Ankara’da; “Türk Edebiyatı Yaz Okulu”, “Türk Sineması Yaz Okulu” ve “TABİP AKADEMİ Bilim Yaz Okulu” İstanbul’da düzenlenirken “Arkeoloji Yaz Okulu” Çanakkale, İzmir, Urfa, Gaziantep, Çorum, Ankara ve İstanbul’da gerçekleştirilecek.

İki haftalık programlar halinde düzenlenen tematik yaz okullarının açılışı, 22 Temmuz 2019 tarihinde İstanbul’da gerçekleşti. Arkeoloji, Edebiyat ve Sinema yaz okulları için dünyanın dört bir yanından ülkemize gelen 50 öğrenci katılımıyla gerçekleşen programın açılışı, medeniyetlerin buluşma noktası İstanbul’da yapıldı.

Programın açış konuşmasını yapan Enstitü Başkanı Danışmanı Tayfun Kalkan, Yunus Emre Enstitüsü Yaz Okullarının, Türkiye ile irtibatlı yabancı dostlarımızın sayısını artırmakta önemli bir işlev gördüğüne vurgu yaptı.

Açılış programında yer alan İstanbul Şehir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami Çelikcan ise Enstitünün çok önemli görevleri yerine getirmekte olduğunu söyledi ve gelen katılımcılara programda yer aldıkları için teşekkür etti.

“Arkadaşım sayesinde Türkiye’deyim”

Çoğu katılımcının ülkemize ilk defa misafir edildiği program ile ilgili duygu ve izlenimlerini paylaşan öğrencilerden Maya, Türk Sineması Yaz Okulu’na katılmak için Hollanda’dan geldiğini belirterek, “Halihazırda film ve prodüksiyon alanında eğitimime devam ediyorum. Polonya ulusal televizyon ve sinema devlet okulunda eğitimime devam ediyorum. Bir yıl önce aynı yaz okuluna katılan arkadaşım sayesinde buradayım. Buraya başvurmam için beni teşvik etti. Onun sayesinde buradayım.” ifadelerine yer verdi.

“Sadece uçak değil, uzay aracı yapacağım”

TABİP Akademi Yaz Okulu katılımcılarında Etiyopyalı Mario ise Etiyopya Teknoloji Enstitüsü Makina Mühendisliği bölümünde okuduğunu söyleyerek, “Havacılık ve genel olarak bu alanla çok derinden ilgileniyorum. Son iki gündür İstanbul'da çok fazla teknolojik gelişme gözüme çarptı. Etiyopya'nın bu konuda geride kaldığını düşünecek olursak, Türkiye' ye söylenecek tek şey gerçekten siz burada harika gelişmeler kaydetmişsiniz.” şeklinde konuştu.

Çok sayıda paydaş kurum temsilcileri ve davetlinin de yer aldığı Yunus Emre Enstitüsü Tematik Yaz Okullarının açılış programına, sinema yaz okulu paydaşlarından İstanbul Şehir Üniversitesi öğretim görevlileri, yönetmen Ümit Köreken ve Mustafa Karadeniz gibi isimler de katıldı.

Türkiye'de Bilim Dolu Bir Yaz

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayelerinde yürütülen Türkiye Akademik ve Bilimsel İş Birliği Projesi (TABİP) kapsamında bu yıl ilki gerçekleştirilecek TABİP Summer Science Academy (TSA), İstanbul Teknik Üniversitesi Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi’nde, 7 ülkeden 15 öğrencinin katılımıyla başladı.

Günün ilk saatlerinde TSA bilim danışmanı Dr. İsmail Bayezit tarafından karşılanan katılımcılara günün konusu olan “Kontrol Teorisi” üzerine yapılacak olan dersler hakkında bilgiler verildi.

26 Temmuz 2019 tarihine kadar İstanbul’da sürecek olan eğitimler, 3 etaptan oluşan program çerçevesinde Kayseri ve Ankara’da devam edecek.

Türkiye’nin uzay ve havacılık alanında önde gelen üniversite ve şirketlerinin katkılarıyla 2 hafta sürecek TSA kapsamında katılımcılar, akademisyenler tarafından verilecek teorik bilgileri, ülkemizin havacılık ve uzay alanında lider kurumlarını ziyaret ederek pratikte görme ve test etme şansına sahip olacak.

Anadolu Kültür Mirasına Yolculuk

Amerika’dan Güney Kore’ye, İtalya’dan Mısır’a 21 farklı kültürün buluştuğu Yunus Emre Enstitüsü Arkeoloji Yaz Okulu katılımcıları Çanakkale’de buluştu.

Troya Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan’ın akademik danışmanlığında Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ve Çorum Valiliği iş birlikleri ile düzenlenen “Dünya Kültür Mirasında Türkiye-Arkeoloji Yaz Okulu” bu yıl ilk kez, kültürel mirasa ve arkeolojiye meraklı 21 üniversite öğrencisini Türkiye’de buluşturdu.

UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alınışının 21. yılında tarihi, mitolojik, kültürel ve doğal güzellikleri ile önemli bir kültür hazinesi olan Troya ve Tevfikiye Köyü’nü yerinde keşfetme fırsatı bulan katılımcılar, Troya Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan’ın liderliğinde, dönemle ilgili değerleri yakından tanıma şansına sahip oldular.

Arkeoloji Yaz Okulu’nu da değerlendiren Prof. Dr. Rüstem Aslan, Troya’dan başlayıp Göbeklitepe’de devam edecek programla katılımcıların, Anadolu’nun dünya kültür mirasına kazandırdıklarını muhteşem bir şekilde deneyimleme şansına sahip olacaklarına vurgu yaparken, dünyanın Türkiye’ye ve Türkiye kültür tarihine bakışı açısından önemli pozitif etkileri olacağının altını çizdi.

Kültürel mirasın gelecek nesillere taşınması amacıyla “arkeo-köy” adıyla açık hava müzesi niteliği kazandırılan Tevfikiye Köyü’nü gezen öğrenciler, Troya dönemini yaşatan atmosferi, binaları, figürleri, tarihî ve mitolojik değerlere yerinde şahit oldu. Atölye çalışmalarının da yer aldığı programda seramik yapımını denerken tatlı bir rekabet ortamı oluşturan katılımcılar, ortaya çıkardıkları eserlerle keyifli anlar yaşadı. Ardından Troya ören yerinde eşsiz yapıları görme fırsatı yakalayan katılımcılar, Truva Atı’nın hikâyesiyle tarihe yolculuk yaptı.

Troya ve Çanakkale’nin birçok antik kentinden kalıntıları barındıran Troya Müzesi’nde ise İlyada Destanı, Doğu Roma ve Osmanlı Dönemine kadar pek çok hikâye ile buluşan öğrenciler, Troya Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan ve 18 Mart Çanakkale Üniversitesi Arkeoloji Öğretim Görevlisi Veysel Tolun eşliğinde müzedeki eserlerin önemini, günümüze geliş serüvenlerini ve kazı süreçlerini birikimlerine eklediler.

Türk Edebiyatı Kapılarını Yaz Okulu Öğrencileri İçin Araladı

Yunus Emre Enstitüsünün, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü’nün katkılarıyla 25 ülkeden 25 katılımcı ile bu yıl ilk defa gerçekleştirdiği “Türk Edebiyatı Yaz Okulu” İstanbul’da başladı.

Türkoloji ve tercümanlık gibi alanlarda çoğunluğu lisansüstü eğitim alan yabancı katılımcıların İstanbul’un muhtelif mekânlarında edebiyat dünyasının önemli isimleri ile geçirecekleri iki haftalık program, Doç. Dr. Turgay Anar'ın "Türk Edebiyatının Mekânları" başlıklı konferansıyla başladı.

Alay Köşkü'nde gerçekleşen etkinlikte edebiyat konuşmak üzere toplanılan mekânların büyük güç merkezleri olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Anar, benzeri toplantıların paylaşmak amacıyla yapıldığının altını çizdi. İnsanın insana ihtiyaç duyması nedeniyle birbirinin aynası kabul edildiğini aktaran Anar, “Bu aynaya baktığınız zaman insan bir şeyi insanlarla paylaşmayı arzu eder. Bu özelliği, insana verilmiş büyük bir güzelliktir. Bu sayede o insan bir şeyleri paylaşabilir." ifadelerini kullandı.

Söyleşinin ardından hatıra fotoğrafı çektiren Doç. Dr. Anar ve katılımcılar, "Divanyolu'ndan Beyazıt'a Edebiyat Mahfilleri" kapsamında gerçekleştirilen geziye katıldılar.

Türk Sineması Tarihi Konuşuldu

Türkiye’nin sinema birikimini dünya ile paylaşmak ve Türk sinemasını daha yakından tanıtmak amacıyla ilki 2018 yılında düzenlenen “Türk Sineması Yaz Okulu”, bu yıl da Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğünün destekleriyle İstanbul Şehir Üniversitesi iş birliğinde düzenleniyor.

Türk Sineması Yaz Okulu kapsamında 22 ülkeden 22 genç sinemacı, programın ilk günü İstanbul Şehir Üniversitesinde Sinema ve Televizyon Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nezih Erdoğan ile Türk sineması tarihine yolculuk yaptı. İstanbul’da sinemanın ilk yılları, ilk filmler, ilk sinema salonları, çekim şartları ve amaçları gibi konuların işlendiği derste Osmanlı’dan günümüze sinemanın ilk yılları tartışıldı.